25 Şubat 2010 Perşembe

İsviçreli Bilim Adamları

Küçücük bir odanın içinde birbirinin yüzüne bakarak kıyametini bekleyen iki insanız biz. Ne kollarımızı dolayabiliyoruz birbirimize, ne de dudaklarımız kavuşuyor. Yapayalnızız birbirimizin yanında. Hüsrana uğradı ruhumuz. Kalplerimiz de kedilerin önünde! Ciğer sandı kediler onu. Ciğerlerimiz beş para etmediğinden ancak kalplerimizi sunabildik onlara.

Hiç yorum yok: